Hayat Pahalılığı Vatandaşların Ortak Sorunu Haline Geldi

Ülkenin farklı sosyal statülerinden birçok kişi, hayat pahalılığının ezici etkisi altında nefes almaya çalışıyor. Sürekli yükselen döviz kuru ve enflasyon oranları, vatandaşların ekonomik sıkıntılarını derinleştiriyor. Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in göreve gelmesiyle birlikte uygulanan düşük faiz politikasının terk edilerek faizlerin artırılması adımı, bu durumu hafifletmek için atılan bir hamle olarak değerlendirilmişti.

Ekonomist Emre Şirin, yaşanan ekonomik sıkıntılar hakkında önemli değerlendirmelerde bulundu. Şirin'e göre, düşürülemeyen enflasyon, vatandaşların sırtını bükmeye devam edecek.

Enflasyon ve Faiz Politikaları Üzerine Eleştiriler

Şirin, enflasyon ve faiz politikalarını sert bir dille eleştirerek şunları dile getirdi: "Enflasyon, insanların sırtını bükmeye devam edecek. Buraya nasıl geldiğimizi anlamamız gerekiyor. Faizleri enflasyonist ortamda yüzde 8'lere kadar çekip kuru sabitlemeye çalıştık. Ancak bu süreçte rezervlerimizi tükettik. Yabancı sermaye, bu tabloyu görerek ülkeden çekildi. Beklentileri bozulan vatandaşlar, dolarizasyon sürecine girdi. Bu süreçte, insanlar lüks tüketim alışkanlıklarına yöneldi. O günlerde yüzde 8,5 faizi alkışlayanlar, bugün yüzde 45'lik faizi alkışlıyorlar. Ancak gelinen noktada yüzde 45'lik faiz, sorunları çözmüyor. Enflasyon hala yükseliyor. Biz, bu faiz artışını enflasyonu dizginlemek için yapmıştık."

İki Temel Reform Önerisi

Emre Şirin, Türkiye'nin önünde iki temel yapısal reform yapılması gerektiğini belirtti. İlki, yönetim sistemi reformu. Şirin, mevcut sistemin doğrudan yatırımları engellediğini ve yabancı sermayenin çekilmesini zorlaştırdığını ifade etti. İkinci olarak ise hukukun üstünlüğü ve denetlenebilirlik ilkesinin sağlanması gerektiğini vurguladı. Şeffaf bir yönetim ve güvenilir bir hukuk sistemi olmadan, ekonomik istikrarın sağlanamayacağını savundu.