Dağlık bölgelerin gizemli sakinleri olan dağ keçileri, insanoğlunun ulaşamadığı yüksekliklere ev sahipliği yapmaktadırlar. Bu hayvanlar, insanlar için uzak ve ulaşılmaz yaşam alanlarında bulunmaları nedeniyle yüzyıllardır birçok efsaneye ve hikayeye ilham kaynağı olmuşlardır. Antik çağlarda, tanrısal varlıklarla özdeşleştirilen dağ keçileri, zamanla kültür, sanat ve mimariye farklı yorumlarla dahil olmuşlardır.
Özellikle Tunceli bölgesinde, dağ keçileri halk inanışlarında kutsal ve değerli canlılar olarak kabul edilmektedir. Tunceli'nin zorlu dağlarında serbestçe gezen bu hayvanlara yöre halkı özel bir önem atfetmektedir. Onlar, sadece fiziksel hızları ve çeviklikleriyle değil, aynı zamanda Alevi inancındaki kutsal figürlerle, Hızır, Ana Fatma ve Düzgün Baba ile de bağdaştırılırlar. Bu bağlamda, bu hayvanları avlamak ya da zarar vermek, yerel inançlarda büyük bir günah olarak kabul edilmekte, hatta bu tür eylemlerde bulunanların kötü olaylarla karşılaşacağına inanılmaktadır. Bu çalışma, Tunceli'de dağ keçilerinin folklorik ve dini önemini vurgulamak ve bu eşsiz inanışları belgelemek amacıyla hazırlanmıştır. (İLKHA)