Doğum, Sünnet, Evlenme ve Ölüm Merasimleri

Tunceli, Alevî-Bektâşî olarak isimlendirilen sosyo-kültürel ve kendine has dinî ritüelleri olan bir topluluğun yaşadığı bir ildir. Tunceli halkı, Alevîlik inancı ve kültürünü hem de bu kültürün ortaya çıkardığı âdet ve gelenekleri yaşamaktadır.

Tunceli’nin Alevî Kültürü: Doğum, Sünnet, Evlenme ve Ölüm Merasimleri

Tunceli, Alevî-Bektâşî olarak isimlendirilen sosyo-kültürel ve kendine has dinî ritüelleri olan bir topluluğun yaşadığı bir ildir. Tunceli halkı, hem Alevîlik inancı ve kültürü hem de bu kültürün ortaya çıkardığı pek çok âdet ve gelenek ile son yıllarda ilgi çekmektedir. Bu yazıda, Tunceli halkının doğum, sünnet, evlenme ve ölüm merasimlerine ilişkin gelenek ve âdetleri hakkında bilgi verilecektir. Bu bilgiler, Tunceli ilinde yapılan bir alan araştırması sonucunda elde edilen verilerden yola çıkarak, Dinler Tarihi açısından tahlil edilmiştir.

Doğum Merasimi

Tunceli halkı, doğumun kutsal bir olay olduğuna inanmaktadır. Doğum öncesi, sırası ve sonrasında çeşitli gelenek ve âdetler uygulanmaktadır. Doğum öncesi, hamile kadınlar dokuz ay boyunca bazı kurallara uymak zorundadır. Bu kurallar arasında; hamile kadının kimsenin elini öpmemesi, başkasının evine gitmemesi, başkasının eşyasını kullanmaması, başkasının yemeğini yememesi, başkasının karnına dokunmaması gibi inanışlar bulunmaktadır. Ayrıca hamile kadınlar dokuz ay boyunca dua etmeli, Kur’an okumalı ve Hz. Ali’ye bağlılıklarını göstermelidir.

Doğum sırasında ise hamile kadın evde veya komşusunun evinde doğurur. Doğuma yardım eden kişi genellikle yaşlı bir kadındır. Doğuma yardım eden kişiye “kabzın” denir. Kabzın, doğuma yardım etmenin yanında doğumla ilgili bazı ritüelleri de yerine getirir. Bunlar arasında; doğan çocuğun cinsiyetine göre kulağına ezan veya salavat okuması, doğan çocuğun göbeğini kesmesi ve göbek bağına “nazarlık” takması gibi uygulamalar bulunmaktadır.

Doğum sonrasında ise hamile kadın kırk gün boyunca lohusalık dönemine girer. Bu dönemde kadın evden çıkmaz, misafir kabul etmez ve namaz kılmaz. Kırk gün sonra kadın banyo yapar ve namaza başlar. Bu dönemde doğan çocuğa da isim verilir. Çocuğa isim verilmesi genellikle dede veya baba tarafından yapılır. Çocuğa isim verilirken Hz. Ali’nin soyundan gelen on iki imamın isimleri tercih edilir.

Sünnet Merasimi

Tunceli halkı, sünnetin dinî bir vecibe olduğuna inanmaktadır. Sünnet merasimi genellikle yaz aylarında yapılır. Sünnet olacak çocuklar için özel bir tören düzenlenir. Bu törene “sünnet düğünü” denir. Sünnet düğününe akraba, komşu ve dostlar davet edilir. Sünnet düğününde yemek ikram edilir, müzik eşliğinde oyunlar oynanır ve hediyeler verilir.

Sünnet olacak çocuklar için özel bir kıyafet hazırlanır. Bu kıyafet genellikle beyaz renkli bir cübbe, sarık ve kuştur. Sünnet olacak çocuklar bu kıyafetleri giyerler ve at veya eşek üzerinde köyü dolaşırlar. Bu sırada köy halkı çocuklara para, şeker veya oyuncak gibi hediyeler verir.

Sünnet işlemi genellikle köyde yaşlı bir erkek tarafından yapılır. Sünnet işlemi sırasında çocuğun ağlamaması için dua edilir, Kur’an okunur ve çocuğa cesaret verilir. Sünnet işlemi bittikten sonra çocuğun yarasına sarımsak, soğan, tuz veya kül gibi maddeler sürülür. Sünnet işlemi sonrasında çocuk yedi gün boyunca yatakta dinlenir. Yedinci gün çocuğun yarası iyileşir ve çocuk normal hayatına döner.

Evlenme Merasimi

Tunceli halkı, evlenmenin hem dinî hem de sosyal bir kurum olduğuna inanmaktadır. Evlenme merasimi genellikle yaz aylarında yapılır. Evlenme merasimi üç aşamadan oluşur. Bunlar; kız isteme, nişan ve düğündür.

Kız isteme, erkek tarafının kız tarafına giderek kızı istemesidir. Kız istemeye genellikle erkeğin babası, dedesi, amcası veya dayısı gibi yakın akrabaları gider. Kız istemeye gidenler kız tarafına hediyeler götürür. Bu hediyeler arasında; şeker, lokum, çikolata, çay, kahve, sigara gibi yiyecek ve içecekler bulunur. Kız istemeye gidenler kız tarafının evine geldiklerinde önce selam verirler, sonra otururlar. Bir süre sohbet ettikten sonra erkek tarafının sözcüsü kızı ister. Kız tarafı ise genellikle hemen cevap vermez, bir süre bekler. Bu süre zarfında kızın fikri sorulur ve aile arasında görüşülür. Sonunda kız tarafı olumlu cevap verirse kız isteme töreni tamamlanır.

Nişan, kız ve erkeğin nişan yüzüklerini takmasıdır. Nişan töreni genellikle kız tarafının evinde yapılır. Nişan törenine her iki taraftan da akraba, komşu ve dostlar davet edilir. Nişan töreninde yemek ikram edilir, müzik eşliğinde oyunlar oynanır ve hediyeler verilir.

Düğün, kız ve erkeğin evlenmesidir. Düğün töreni genellikle erkek tarafının evinde veya köy meydanında yapılır. Düğün törenine her iki taraftan da akraba, komşu ve dostlar davet edilir. Düğün töreninde yemek ikram edilir, müzik eşliğinde oyunlar oynanır ve hediyeler verilir.

Düğün töreninin en önemli bölümü nikâhtır. Nikâh töreni genellikle akşam saatlerinde yapılır. Nikâh töreninde gelin ve damat baş başa oturur. Gelinin başına bir tül örtülür. Damadın yanına bir dede gelir. Dede gelin ve damada evlilikle ilgili nasihatler verir. Sonra gelin ve damada birer şeker verir. Gelin ve damat şekerleri yerler.

Dede gelin ve damada

“Allah’ın emri Peygamber’in kavliyle nikâhınızı kabul ettiniz mi?” diye sorar.

Gelin ve damat

“Evet” derler.

Dede

“Peki siz de tanık oldunuz mu?” diye davetlilere sorar.

Davetliler

“Evet” derler.

Dede

“O halde bu nikâh Allah katında muteberdir” der.

Sonra gelin ve damadın ellerini birleştirir ve dua eder.

Ölüm Merasimi

Tunceli halkı, ölümün hem dinî hem de sosyal bir olay olduğuna inanmaktadır. Ölüm merasimi genellikle üç aşamadan oluşur. Bunlar; yıkama, cenaze namazı ve defindir.

Yıkama, ölen kişinin bedeninin temizlenmesidir. Yıkama işlemi genellikle ölen kişinin evinde veya camide yapılır. Yıkama işlemine katılanlar genellikle ölen kişinin yakın akrabaları veya aynı cinsiyetten komşularıdır. Yıkama işlemi sırasında ölen kişinin bedeni su, sabun ve kefen ile yıkanır. Yıkama işlemi sırasında dua edilir, Kur’an okunur ve Hz. Ali’ye bağlılık gösterilir.

Cenaze namazı, ölen kişi için kılınan namazdır. Cenaze namazı genellikle camide veya mezarlıkta yapılır. Cenaze namazına katılanlar genellikle ölen kişinin akraba, komşu ve dostlarıdır. Cenaze namazında imam ölen kişi için dua eder, Kur’an okur ve Hz. Ali’ye bağlılık gösterir. Cenaze namazından sonra ölen kişiye helallik sorulur.

Defin, ölen kişinin toprağa verilmesidir. Defin işlemi genellikle mezarlıkta yapılır. Defin işlemine katılanlar genellikle erkeklerdir. Defin işlemi sırasında ölen kişinin tabutu mezarın başına getirilir. Tabutun üzerindeki kefen açılır ve ölen kişinin yüzü görünür hale getirilir. Sonra tabut mezarın içine indirilir ve kefen tekrar kapatılır. Mezarın üzerine toprak atılır ve mezar taşı dikilir. Defin işlemi sırasında dua edilir, Kur’an okunur ve Hz. Ali’ye bağlılık gösterilir.

Tunceli halkının doğum, sünnet, evlenme ve ölüm merasimlerine ilişkin gelenek ve âdetleri, Alevîlik inancı ve kültürü ile yakından ilgilidir. Bu gelenek ve âdetler, Tunceli halkının tarihsel, sosyal, kültürel ve inanç bağlamında kendine has bir kimliğe sahip olduğunu göstermektedir. (İLKHA)

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

TUNCELİ Haberleri