Kordu, "Açıkça insanlığa karşı suç işlenmiştir. İktidar, bu suçları örtbas etmek için elinden geleni yapmaktadır. Ne yaparsanız yapın, insanlığa karşı işlenmiş olan bu suçun sorumluluğundan kurtulamazsınız. Bu kara leke hiçbir zaman peşinizi bırakmayacaktır." ifadeleriyle kamuoyuna seslendi.
Sivas katliamı davası, Türkiye'nin tarihi olaylarından biri olarak hafızalarda yer alırken, Ayten Kordu'nun sert tepkisi, adalet arayışının hala canlı olduğunu ve bu konuda duyarlılığın sürdüğünü gösterdi. Kordu'nun bu açıklamaları, olayın üzerinden yıllar geçse de unutulmadığını ve sorumluların hesap vermesi gerektiğini vurguluyor.
Sivas Katliamı, Türkiye’nin en acı olaylarından biridir, Peki olay neydi ne olmuştu?
2 Temmuz 1993’te Sivas’ta düzenlenen Pir Sultan Abdal Şenlikleri’ne katılan 33 yazar, ozan, düşünür ve sanatçı, radikal İslamcı bir grup tarafından kaldıkları Madımak Oteli’nde yakılarak öldürüldü. Bu olay, Türkiye’de Alevi-Sünni çatışmasının ve laiklik karşıtı eylemlerin en kanlı örneklerinden biri olarak tarihe geçti.
Sivas Katliamı’nın arka planında, ünlü yazar Aziz Nesin’in Salman Rüşdi’nin tartışmalı romanı Şeytan Ayetleri’ni Türkçeye çevirmesi ve bu çeviriyi yayınlaması yatıyordu. Nesin, Pir Sultan Abdal Şenlikleri’ne davet edilmişti ve Madımak Oteli’nde kalıyordu. Nesin’in bu çevirisine tepki gösteren bazı dini gruplar, Sivas’ta protesto gösterileri düzenlediler. Bu gösteriler, cuma namazından sonra şiddet olaylarına dönüştü.
Olay günü, binlerce kişi Madımak Oteli’nin önünde toplandı ve oteli taşlamaya başladı. Oteldekiler ise kurtarılmayı bekliyorlardı. Ancak polis ve itfaiye yetersiz kaldı ve saldırganlar oteli ateşe verdi. Otelde bulunan 51 kişiden sadece 18’i kurtulabildi. Geri kalanlar ise alevlerin arasında can verdi.
Sivas Katliamı’nın failleri hakkında açılan dava uzun yıllar sürdü. Bazı sanıklar idam cezasına çarptırıldı ancak idam cezaları usul eksiklikleri nedeniyle bozuldu. Sonunda idam cezaları müebbet hapse dönüştürüldü. Ancak bazı sanıklar firar etti ve yakalanamadı.
Sivas Katliamı, Türkiye’de büyük bir yara açtı ve toplumsal barışa zarar verdi. Katliamın kurbanları her yıl anılıyor ve adalet talep ediliyor. (Hozat Haber)