Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) tercih süreci yarın sona ererken, öğrenciler ve veliler için yurt arama süreci başlıyor. Üniversite sınavına giren öğrenci sayısı her geçen yıl artmasına rağmen, nitelikli üniversite sayısı, devlet yurtlarındaki yer ve kapasite eksikliği gibi sorunlar devam ediyor. 3.5 milyon öğrencinin katıldığı üniversite sınavı ile karşılaştırıldığında, üniversitelerin toplam kontenjanı yalnızca 1 milyonun biraz üzerinde.
4 yıllık ve üzeri bölümler için ilk 500 binde yer almak gerekiyor, ancak istihdam olanakları yüksek olan üniversitelerde okumak için ilk 100 binde yer almak gerekiyor. Bu durumda, 3.5 milyon öğrencinin büyük çoğunluğu ilk 100 bine girmek için rekabet ediyor. Öğrenciler, iyi bir eğitim almak ve gelecek kaygıları nedeniyle büyük şehirlerdeki prestijli üniversitelere girmeyi hedefliyor. Bu durum kontenjan ve yurt sorunlarını daha karmaşık hale getiriyor.
Eğitim-İş Genel Başkanı Kadem Özbay, bu durum karşısında, hiç öğrencisi olmayan apartman üniversitelerinin sadece akademik unvan verme amacıyla var olduğunu ve bu durumun kamu kaynaklarının israfı olduğunu belirtti. Özbay, eğer bu kaynaklar mevcut üniversitelerin, öğrencilerin üniversiteye hazırlık süreçlerinin ve yurt sorunlarının iyileştirilmesi için kullanılsaydı, bugün farklı bir durumu tartışıyor olabileceğimizi ifade etti.
Özbay, apartman üniversitelerinin hızla artması ve öğrenci sayısının artmasına rağmen, KYK yurtlarının sayısında anlamlı bir artışın gözlemlenmediğini, hatta 2019-2020'deki 703 bin 175 kapasitenin 2020-2021'de 695 bin 834'e düştüğünü söyledi. Türkiye'de yaklaşık 2 milyon öğrencinin barınma sorununun hala çözülmediğini belirterek, bu sorunun ciddi bir hal aldığını vurguladı.